28 Mart 2016 Pazartesi

Çocuk Kitapları Okumak İçin 5 Harikulade Sebep


Severek okuduğum kitapların yüzde kırkını belki de daha fazlasını çocuk romanları, öyküleri ve masallar kaplıyor. Kişiliğim, hissettiklerim, hayata bakış açım zaten hep bir hayal perdesi ile çevrelenmiş durumda olduğu için bu durum aslında hiç de şaşırtıcı değil. Ancak inanıyorum ki sadece benim gibi hayalperestler değil; içine kapanmış, mutsuz, umut ışıklarına ve neşeye ihtiyacı olan kişilere de iyi geliyor çocuk kitapları. Hal böyle olunca bu düşüncelerimi kapsayan bir liste içeriği yazmak istedim. İçeriği okuyup çocuk kitapları satın almaya heveslenmeniz bile benim için kocaman bir mutluluk olacak. O yüzden yazdıklarıma dikkate alın, yabana atmayın. :)


1- Bak, ilham perileri üzerine altın tozlar serpiyor!



İlham almak, özellikle benim gibi yazıp çizdiğin bir işin ve ekstra hobilerin varsa çok çok önemli. Yaratıcılığın sınırsız kaynakları, her yaş grubunun ve farklı meslek gruplarının yararlanacağı kadar geniş hatta sonsuz. Ben ilham almak istediğimde, zihnimi boşaltıp yaratıcı bir şeyler okumayı tercih ediyorum. Çocuk kitapları da bu konuda inanılmaz faydalı! Sadece fantastik olanları kast etmiyorum. Naif ve gerçekçi olanlar da sadelikleriyle pek çok kapı açıyor insan zihninde.

2- Sahi, sevgi neydi?



Hayatın içerisinde koşuşturup dururken dahi vazgeçemediğimiz, ihtiyaç duyduğumuz en temel duygu sevgi. Sevgilimiz, ailemiz, sokaktaki ya da evdeki hayvanlarımız ve doğa öyle sevgi dolu ki bu sonsuz nimetler ile daha iyi hissedebilmek sadece sevgiyi görebilmekten geçiyor. Çocuk kitaplarındaki o salt sevgiyi öne çıkaran bölümler, gerçek hayatta sevgiyi daha çok hissedebilmenize, sevginin aslında elle tutulamaz ama gözle görülür, gerçekten duyumsanabilir olduğuna iyice inandıracak sizi. Sevginin ne olduğunu, yalın halini çocuk kitaplarında görebilirsiniz.

3- Doğa, bambaşka ve pırıl pırıl bir hal alıyor!


İllüstratör: Teagan White
İllüstratör: Teagan White

Park, bahçe, bir parça yeşillik görünce koşan ben, çocuk kitaplarında anlatılan doğa tasvirlerine bayılıyorum. Bu tip şeylerin kıymetini bilmek, ormanlarda, kırlarda koşan çocukların hikayelerini dinlemek inanılmaz keyifli oluyor! 

4- Umut, kaç mutlu sonun bitiminde kapımı çalar?


İllüstratör: Fredrik Rattzen

Hepimizin ortak derdi umutsuzluk. Yaşadığımız ülkenin hatta dünyanın hayat şartları, çalışma koşulları, emek sömürüleri, yok yere giden canlar, açlığa mahkum insanlar umut edecek hal bırakmıyor. Ama yine de yaşamak ve günlerimizi en güzel şekilde geçirmek için umudumuzu yitirmemeliyiz. Çocuk kitaplarındaki o mutlu sonlar, bir anlığına da olsa hayata tutunup umutlanmanıza neden olabilir. Bu konuyu ciddiye alın derim.


5- Artık mutlu olacağın çok fazla şey var!



Çocukların bana göre en güzel özelliği küçücük şeylerden mutlu olmaları. Öyle ki kendimi de hep biraz çocuk bulurum bu yüzden. Güzel bir manzarayı izlemek, küçük bir çikolata ya da dondurma eşlinde kırlarda dinlenmek, sevdiğinle el ele yürüyüp sohbet etmek bile mutlu olmak için çok geçerli sebepler bana göre. Eğer bu dediklerim size çok yavan geliyorsa ve mutlu olmak için daha büyük sebepler arıyorsanız çocuk kitapları okuyarak her şeyden bir mutluluk çıkarmayı öğrenebilirsiniz. 

Son olarak pek yakında en sevdiğim çocuk kitaplarının yer aldığı bir içerik paylaşıyor olabilirim. Ne dersiniz?

Sevgiler!




25 Mart 2016 Cuma

Kitap Önerisi: Baharı Bekleyen Kitaplar

Selamlar!

Bahar tüm güzelliğiyle etrafımızı sarmaya başlıyor. Kabanlar, kalın kıyafetler çıkıyor, incecik üstler, bez ayakkabılar, daha renkli kıyafetler bahar çiçekleriyle yarışırcasına yavaş yavaş sokakları süslüyor. Aşıklar, çocuklar, eve tıkılı kalmış ihtiyarcıklar parklara, bahçelere, çimlere koşuyor. Özetle baharın mutluluğu herkesin yüzünü güldürüyor. 


Hal böyle olunca insan, hafif rüzgarlı bir öğlen saatinde ya da akşamüstünde balkonunda keyif yaparken, parkta çimlere yatmış uzanırken, öğle arasında yeşillikler arasında bir mekanda buz gibi limonatasını içerken biraz daha neşeli, umut verici kitaplar okumak istiyor. Burada da devreye ben giriyorum tabii ki. Kışı, sonbaharı devirdik baharı da beraber karşılamamak olmazdı. Baharı bekleyen kitapları okurken beni anıp mutlanmanız da cabası!


Listeyi hazırlarken tabii ki içlerinde kuşlar, böcekler geçen kitapları seçmedim. Baharın nostaljik ve romantik dokusuyla örtüşen ya da içinizde dışarıya çıkma, keşfetme isteği uyandıran kitapları önermeye çalıştım. Umarım seversiniz. :)



1- Son Kuşlar - Sait Faik Abasıyanık



2- Romancı - İpek S. Burnett


3- Galata, Pera, Beyoğlu: Bir Biyografi - Brendan - John Freely


4- Paris Bir Şenliktir - Ernest Hemingway



5- Kumru ile Kumru - Tahsin Yücel



6- Mor Salkımlı Ev - Halide Edip Adıvar



7- Ödlekler Cesurdur - William Saroyan





8- Aynanın İçinden - Lewis Caroll



9-Çingeneler - Osman Cemal Kaygılı



10- Gizli Bahçe - F. H. Burnett




Kış ve sonbahar için önerdiğim kitaplara aşağıdaki linklere tıklayarak ulaşabilirsiniz!



Not: Okuyarak güzelleşelim!


19 Mart 2016 Cumartesi

Kitap Önerisi: Aşk Dolu Kitaplar

Milletçe aşka, ihtirasa çok düşkünüz. Tutkumuzdan, deliliklerimizden geçilmiyor. Hal böyle olunca en çok satanlar listesinde de Ahmet Batmanlar, Kahraman Tazeoğulları, Sarah Jiolar boy boy sıralanıyor. Sadece romantik olsun, aşk romanı olsun diye kitap okunmasına karşıyım. Ancak o kadar çok soruluyor ki en azından aşkı yapmacıksız, güzel bir dille anlatan, çok satma derdine ve otomatik yumurtlama makinesine girmemiş yazarların, aşk dolu kitaplarını sizinle paylaşmak istedim. Bu listede benim okuduğum, çok sevdiğim aşk dolu kitapları paylaşmaya çalışacağım. İnşallah en sevdiklerimi atlamam. 

1- Jane Eyre - Charlotte Bronte




Klasik Yeşilçam filmlerinden alışkın olduğumuz aşk hikayelerine çok benzeyen Jane Eyre, bir mürebbiye ve evin beyi arasında geçen aşkı konu alıyor. İşin güzel yanı Jane, aşkı için gururunu hiçbir zaman ayaklar altına almıyor ve daima kendi ayakları üstünde duruyor. İradesine hayran olduğum bir kitap karakteri varsa o da kendisi. :)

2- Aşk ve Gurur - Jane Austen



Yine başı dik, mağrur bir genç kadının aşkını konu alan kitapta gururları yüzünden kavuşmalarını sürekli erteleyen iki aşığı anlatıyor Austen. Dik başlı Elizabeth, züppe bulduğu adama aşık olunca aralarındaki sınıf farkının da etkisiyle olaylar azıcık karışıyor. Heyecanla, zevkle okumuştum ve kadın karakter ile gurur duymuştum. Bu karakter sadece bende değil dünya edebiyatında da önemli bir yere sahip. Eee, bir Jane Austen olmak kolay değil.

3- Ölümsüz Aile - Natalie Babbitt



Ölümsüz Aile aslında bir çocuk-gençlik kitabı. Ana teması da kesinlikle aşk değil. Sadece içtikleri su yüzünden ömür boyu ölümsüz olmaya mahkum kalan Tuck ailesinin haşarı oğlu Jesse ile tesadüfen karşılaşıp bir süre misafir ettikleri Winnie arasında geçen o duygusal bağ, bir bakıma küçük aşk beni çok etkiler. Hala okumayanlar varsa, şiddetle tavsiye ediyorum.

4- Genç Werther'in Acıları - Goethe



Genç bir adamın evli ve güzel bir kadına olan aşkını, mektuplar ile anlatan Genç Werther'in Acıları kitabı, acıyı ve tutkuyu güçlü bir dille anlatır. Bu platonik, umutsuz ve acı dolu aşk hikayesi, "Nerede o eski aşıklar?" dedirtecek tatta, yoğun duygularla bezelidir.

5- Hırçın Kız - William Shakespeare



İçinde "aşk" geçen bir listede Shakespeare'den bir eseri önermemem söz konusu bile değil benim için. Romeo ve Juliet de diyebilirdim ama daha oyunu okumadan modern uyarlaması 10 Things I Hate About You filmiyle kalbimde yer eden Hırçın Kız sanırım çok daha etkili bir hikaye benim için. Kitabı okurken inatçı Katherina ve Petruchio'nun bir iddia, yola getirme çabası ile başlayıp sevimli bir aşka dönen hikayelerini film kareleriyle birleştirmek çok eğlenceliydi. 


6- Madam Bovary - Gustave Flaubert



Fransa'nın sıkıcı bir köyünde yaşayan ve evli bir kadın olan Madam Bovary'nin sıkıcı ve onu hiçbir şekilde tatmin edemeyen kocasından sıkılıp farklı kişilere gönlünü vermesini konu alır. Bana göre burada kocasını aldatan kadının aşklarından, çırpınmalarından ziyade asıl aşk ve sadakat örneği azıcık budala olan kocasındadır.


7- Cyrano de Bergerac - Edmond Rostand



Edmond Rostand'ın dünyaca ünlü oyunu Cyrano de Bergerac'ı henüz okumadım. Ancak oyunundan öyle etkilendim ki yazmasam, önermesem olmazdı. Normalin dışında bir burna sahip, çirkin ama korkusuz şövalye Bergerac'ın aşkı için yaptıkları beni çok etkilemişti. Sizin de çok seveceğinizi düşünüyorum. Ben de bir an önce oyunu okusam çok iyi olur.











14 Mart 2016 Pazartesi

Sadece Kitap Kurdu Çiftlerin Anlayabileceği 6 Durum



Çok şanslıyım ki sevdiğim adam beni gibi kitapları ve okumayı çok seviyor. Hatta benden çok okuyor. Hal böyle olunca kitap kurdu iki sevgilinin yaşayacağı olumlu, olumsuz (olumsuz yok gibi ama) tüm durumları epey iyi biliyorum. Bu içerikte engin deneyimlerimi ve kendiniz kadar (bu blogu okuyorsan kitapları seviyorsundur herhalde) kitap kurdu biri ile ilişki yaşadığınızda yaşayacaklarınızın ön izlemesini görebilirsiniz.

1- O kitap benim!




Ben kitabımı paylaşmayı hiç sevmem. O da. Ama söz konusu birbirimiz olunca satın aldığımız ya da kitaplığımızdaki kitapları gözü kapalı birbirimize veriyoruz. Ondan aşırdığım, el koyduğum bir çok kitap var. Eğer kitap kurdu bir sevgiliniz olursa böyle nimetlerden yararlanabilirsiniz.

2- Birlikte bir kütüphane yarattık!



Ciddi bir ilişki yaşıyorsanız bir süre sonra aldığınız her kitabın ikinizin de olduğunu düşünüp mutlanıyorsunuz. Yukarıdaki durum da böylelikle daha kolay oluyor. Zira onda da olsa sende de olsa pek fark etmiyor. Hayatımızı birleştirmeye çok az kala salonumuzdaki kütüphaneyi düşündükçe içim içime sığmıyor. :)

3- Bu ay daha fazla kitap almayalım.



Üst üste iki hafta sonu kitap alışverişi yaptıktan ikimizden biri "Bu ay daha fazla kitap almayalım. " demeye başlıyor. Önce hak verip onay verilse de daha sonra sahaf yolunda buluyoruz kendimizi. Eğer kitap kurdu bir sevgiliniz varsa kitap alışverişinde kaç kere yemin edip kaç sahafa girdiğinizi aklınızda tutamayacaksınız.

4- Bu bittikten sonra hangi kitaba başlasam?



Kitaplar konusunda her zaman danışacağınız, fikrini alacağınız, okuduğunuz kitapları paylaşıp tartışacağınız birinin olması, hatta bu kişinin en yakınınız olması kadar güzel duygu yok. Kararsız kalıp hangi kitabı okuyacağımı bile sorabiliyorum, daha ne olsun?

5- Yaşasın kitap alışverişi!




Gün içi konuşmalarınızın bir kısmı "İdefix'de indirim var." , "Monte Kristo Kontu %50 indirime girmiş alsak mı?" "Boşver sahafta buluruz." gibi kitap alışverişi konuşmalarından geçmesi işten bile değil. Her buluşmanızda yollar kitapçılara ve sahaflara mutlaka denk gelecek. Buna hazır mısın? :)

6- Huzur veren her şey yanımda!




En önemlisi ve güzeli de kitap seven iki insanın ilişkisinde huzur veren her şey bir arada yaşanıyor. Sevdiğin ve kitapların; evde, parkta, otobüste seninle oluyor. Bir zevk ve onlarca hayali paylaşmak özel bir bağ oluşturuyor. Her tartışma sonu için ne kadar şanslı olduğunu düşünüp pişman olmakla geçiyor. Seni anlayan, seninle aynı zevkleri paylaşan birinin olması huzuru da yanında getiriyor. 

En azından benim için durumlar böyle. :)






11 Mart 2016 Cuma

Her Gün 50 Sayfa Kitap Okumak İçin 8 Neden




Uzun süredir ahkam kesip çeşitli sonuçlara ulaştığım, adeta bir tez ortaya koyduğum (!) bir liste içeriği paylaşmadığımı fark edip son zamanlarda benim de aklımı kurcalayan bir konuyu ele almak istedim. "Neden okuyoruz?" , "Kitap okumaya ne kadar vakit ayırmalıyız?" sorularını kendime soruyorum ara sıra. Böylece hem okuma şevkimi hem de zihnimi güçlendiriyor, iyi hissediyorum. Bu içerikte sizlere benim gibi hissetmenizi sağlayacak, sizi okumaya teşvik edecek birkaç maddeden bahsedeceğim. Keyifli okumalar!


1- Kötü düşünceler, kaygılar hoop boşluğa!





Eğer iyi bir okuyucuysan meditasyona olan ihtiyacın bana göre %80 karşılanıyor. Günde 50 sayfa kitap okumak, seni okuduğun süre boyunca kötü düşüncelerinden, kaygılarından arındıracak. Yapman gereken sıkıcı işlere, sinirini bozan tartışmalara ara ver ve onları unutmak için kitabına sarıl!

2- Kendini ne kadar tanıyorsun?




Uzun bir süredir bilinçsiz bir şekilde kendimi kitap karakterleriyle kıyasladığımı fark ettim. Hayır, ruh hastası değilim tabii. Sadece "Onun verdiği tepkiyi verir miydim?" , "Ben olsam o adamı seçer miydim?" , "Kavga ederken ben de bu kadar anlayışsız mıyım?" gibi pek çok soruyu sorup yanıtlıyorum. Bu okurken kendimi daha iyi tanıma fırsatı sunuyor. Düşünsene her gün kitap okuduğunda bilmediğin ya da farkında olmadığın bir özelliğini keşfedip mutlu ya da pişman olabilirsin. Bana göre okumak insanı gerçekten "iyi"leştirebilir.


3- Bu ilişkinin adını koymalıyız.




Pek çok kişiden okumayı çok sevdiğini ancak vakit ayıramadığını duyup fıttırıyorum. Madem seviyorsun vakit ayıracaksın. Günde 50 sayfa okumak ne kadar zamanını alır? En fazla 1 saat. Sevdiğin şeye bir saat vakit ayıramıyorsan bir diyeceğim yok. En azından bu ilişkinin adını koy. Bir okuma düzeni oluştur ya da git kendini çok sevdirmeden. (Çok sinirlendi.)

4- Sahi, sen kaç kelime biliyordun canım?




Bırakın günde 50 sayfa kitap okumak, bir gazetede iki köşe yazısı okumak bile kelime dağarcığınızı genişletmene yardımcı olacaktır. Günde sadece 50 sayfa kitap okuyarak günlük hayatta kendini daha iyi anlatmaya ne dersin? (Kamu spotcuğu yaptım. )

5- Bitmeyen yol, geçmeyen zaman yapmışlar.





Neredeyse şehir dışında oturuyorsan ve ömrün otobüste, metrobüste, metroda geçiyorsa, çevrendekilerin 5 dakikası hep yarım saatse ve bekletilmeye mahkumsan, tek başına vakit geçirmek ama bir kafede, vapurda, deniz kenarında ya da parkta öylece durmak istemiyorsan yanında hep bir kitap taşı. Hatta kitap çantası taşı. Etrafına, artık ezberlediğin yollara bakma artık. Çok ciddiyim.

6- Uykusuzluğa birebir! 




Gece yatağa girdikten sonra bir sağa bir sola dönüyor, uyumakta zorluk çekiyorsan kitap okumak sana çok iyi gelecek. Uyku öncesi hem güzel hikayelere dalıp hem de kolay bir uyku uyumak için 50 olmasa da bir 30 sayfa kitap oku. (50 daha iyi, zamanla sayfa sayısı artacak emin ol.) İşe yaradığını göreceksin. 

7- Daha çok kitap, daha çok macera!




Her gün 50 sayfa kitap okumak, düzensiz, aralıklarla kitap okuduğun zamanların aksine listende biriken kitaplara daha hızlı ulaşmanı sağlayacak. Alıştıkça sayfa sayısını arttırıp -ki zaten bazı kitaplar öyle sürükleyecek ki bu sayı kaç katına çıkacak- okumaya daha çok vakit ayırdığını göreceksin!

8- Konuşacak ne çok şey var!




Okuduğum ilginç hikayeleri anlatmayı çok seviyorum. Her gün kitap okuduğunuzda zamanla anlatacak şeylerin çoğaldığını fark edip şaşıracaksınız!








7 Mart 2016 Pazartesi

Ünlü Yazarların Favori Kitapları

Hepimizin en az bir favori yazarı ya da kitabı vardır. Onları örnek alır, hevesle okur ve azıcık da kıskanırız. En sevdiğimiz kitapların yaratıcısı yazarların da bizimle aynı şeyleri hissedebileceğini hayal ettiniz mi? Onların da "Keşke ben yazsaydım." ya da "Kaç kez okuduğumu bilmiyorum." dediği kitaplar var. İşte gerçekler!


1. John Steinback



Fareler ve İnsanlar, İnci, Gazap Üzümleri gibi ünlü klasiklerin sahibi Steinback'in en sevdiği kitap, Sir Thomas Malory'e ait. İçerisinde tarihi ve mitolojik karakterlerin efsanelerinin yer aldığı Arthur'un Ölümü yazarın favorileri arasındaymış.


2-J. K. Rowling


O olmasaydı hayatlarımızın biraz daha farklı olacağına inandığım pek sevgili Rowling, kendi yazdığı romanların aksine daha romantik ve ayakları yere basan bir kitaba hayranmış. Öyle ki yazarın en sevdiği kitap Jane Austen'in Emma'sıymış.




3-Jane Austen


Jane Austen demişken onun da en çok sevdiği kitaba değinmemek olmaz. En güçlü kadın yazarlar arasında gösterilen Austen'in favori kitabı Ann Radcliffe'in Udolf Hisarı adlı kitabıymış. Kitap, Türkçe'ye ilk olarak Ahmet Mithat Efendi tarafından çevrilmiş. Güçlü ve zorluklara karşı bir kızın ayakta durma mücadelesini anlatan kitabın, Austen gibi özgür ve mücadeleci ruhlu bir kadının favorisi beni hiç şaşırmadı. (Buraya bir güç simgesi koyalım.)




4.Hemingway


Çanlar Kimin Çin Çalıyor, Silahlara Veda, Yaşlı Adam ve Deniz gibi pek çok kitaba imza atan Hemingway için Rus yazarlarının ve edebiyatının yer ayrıymış. Favori kitabı ise yasak bir aşk yaşayan ve bu aşk ile oradan oraya savrulan bir kadının hikayesini anlatan, Tolstoy'un ünlü romanı Anna Karanina'ymış. Bir yazar için harika bir kurgu örneği olan kitabı sevmese şaşırırdım açıkçası.



5-Henry Miller


Farklı veözgün kalemi ile dikkat çeken Henry Miller içinse İngiliz kadın yazarlar arasında öne çıkan Emily Bronte'nin Uğultulu Tepeler'i ayrı bir yere sahipmiş. Uğultulu Tepeler'i ben de çok severim Henry'cim.



6-Nabakov



Rua Dam Vale ile beni kalbimden buran, Lolita ile adını herkese duyuran üstat Nabakov kendi gibi bir üstadın, Nabakov'un, Ulysses'ini başucu kitabı yapmış. En sevdiği, en etkilendiği kitap buymuş.